Şiir Ansiklopedisi: Jargon

Jargon


Jargon


21 Mart Anısına… 


Gittiğin gün bütün ölü şairler, benim devrik bedenimde can bulur. Ben ölemem ki istesem de, onca üstada çok ayıp olur! 


Daha bir şiirden yeni çıkmışsın, üstün başın imge… 
Hava hâkimiyeti yüksek bir Tanrı 
Yağmasa da gürleyen bir ruh ikliminde 
Muzip nisanlar vaat ediyor sana tebessümle filizlenebileceğin 
Cemre diyorsun cemre, -İliklerime dek benim beklediğim! 
-ki vakitsizliğimin haddini iyice aştığı anlarda dahi bana gelişin 
Mahkeme kararıyla ileri bir tarihe erteleniyor hep, senin talebinle 
Güzelliğinin iç tehditlerine hiç aldırmıyorsun 
Oysa ben uygun bir zaman kolluyorum, asırlardır neredeyse 
Akrep ve yelkovana senden söz açmak için… 
Yasmin Levy'nin büyülü tınılarıyla bahara hüzün aşılarken ben 
Dünyanın şiirini bir günde, ekinoksta hem de 
Güneşe ve de ay’a harfi harfine ezberletiyor, sükûnetin 
Tüm bilim adamlarının mantalite yanlışı var bence 
Hiçbir şey eşit değil ki bugün 
Benim acımla senin acın bir mi, değil! 
Mart çünkü bütün kara kedilerimin adının çıktığı dönemler 
Ve senin tüm yaraların cüretkâr, o argo deyim misali 
Görsem aklıma bin bir türlü şey getireceğim! 
Hayır pişman değilim ayıbımı teninle örttüm evet 
Açılmak için kadınlığının o hırçın sularına 
Kıyısı olduğun hıyanet denizinin bile anasını satabilir şairliğim! 



Ayakkabıların çok gülünç, bu ihanet desenli elbisenin altına gitmek’lerini giysen; onlar sana daha çok yakışırdı etimden ayrılırken! 


Sinekler arası düzenlenen bir kayak turnuvasında, suretimde 
Jiletler arası düzenlenen bir güç gösterisinde, bileğimde 
İnekler arası düzenlenen bir tren seyrinde, gülme gülme! 
Komik mi; sahiden komik değil, aksine acı... 
Bu aşkta da dekorun paldır küldür üzerimize devrilmesi 
Memnun ediyor bizi izleyen ve hikâyemizle alay eden seyircilerimizi 
Geçmişini si...leyim ben böyle yazgının 
Bir klavye hatası her şeyi berbat edebilir, gülme! 
Nasıl izah etmeli yaşadığım yalnızlığı en sade ifadeyle 
Hep bir üveylik hissi hani, kendi hanende bile! 
Sözler de hep yabancı bir lezzet 
Yüzler de hep 'Sizi bir yerden tanıyor muyum acaba? ' sorusu 
Kalpler de bir tık fazla atışı Allah’ın! 
Ev halimleyim, tekim; birden de azım çoğu hesaba göre 
Aslına bakarsan kaşık sesini tamamen deliliğim sevdiğinden 
Yoksa neden iki çay konulsun çalışma masama, gecenin bir deminde 
hem de hiç kimsesiz bir evde… 
*Tut ki karnım acıktı, Anneme küstüm! 
Annem; bir çuval incirin, dalında durduğu anlardaki eşsizliği hani… 
Her şeyi berbat ettim tamam, bunu anlatmaktan dahi acizim 
Yufka yürekliyim haklısın, gel de börekler aç bana 
Gülme, gülme ne var bunda! 
Benim isteklerim makuldür, seninkilerin ise maneviyatı ucuz 
Hiçbir ticari kaygısı olmadığını söylediğin, o övünmeyi bitiremediğin sevgin 
Sancıyla sınandığım bugün haraç mezat Pazar’lanmış kötü adamlara 
Biz gönül işçileri olarak, çulsuzuz evet 
Fakat bilesin ki bizim sevdalarımız kesinlikle barkodsuz 
Sırf bu nedenle işte, sana ettiğim sözlere paha biçilmesin! 


Yüreğinin ağzı delik olsa, cicili bicili bir kumbara gibi; atardık içine aşk bozukluklarını. Sanırım sen yine, ilk olarak beni harcardın! 


Üzerimde yoğunlaşıyor güzelliğinle ilgili tüm tehditler 
Varlığın ve yokluğun… 
Birbiriyle çakışan ilaçlar gibi bünyemde 
Mesela birini ötekinden çok katsam damarlarıma 
Ötekinin olumlu tesirleri tamamen ortadan kalkıyor! 
Görevlerini en iyi şekilde yerine getiren iç organların 
Sinsi bir muhbir gibi iç organlarımla görüşüyor bazı geceler -gizli saklı 
Çökmüş vücudun vücuduma, üçüncü sınıf bir mafya jargonuyla 
Fakat özellikle sol göğüslerimizde organize edilen kumpasta 
Olası değil eskisi gibi artık, hani o illegal his sevkiyatları… 
Dedim ya, üzerimde yoğunlaşıyor güzelliğinle ilgili tüm tehditler 
Ölmemek için, kendimi zor tutuyorum! 


Dünyanın şiirini bir günde, ekinoksta hem de 
Ayaklarının altına sermişim müthiş bir özveriyle 
Topukların eşit bir biçimde ezsin diye 
Kelimelerimi ortasından ikiye ayırmışım bilenmiş kalemimle 
Bana doğru olmasa da adımlarının mecburi rotası 
İncinmesin isterim bize ait hiçbir şey, hatta ‘terk etmek’ fiili bile! 


Gülme! Gülme çünkü sen öyle anaç biçimde güldüğünde; 
Koyup gidişin dahi güzel geliyor adamın gözüne! 




*Kemal Burkay

Özgür Gümüşsoy